Lizzie Borden Kimdir

Lizzie Borden Kimdir?

1892 yılında Massachusetts'te babasını ve üvey annesini bir baltayla vahşice öldürmüş bu katil bir şekilde mahkemeden beraat etmeyi başarmıştır. Amerikan polis teşkilatını ve uzun yıllardır gündemdeki yerini koruyan vaka yerel halk tarafından tekerlemeler yazılacak kadar meşhur olmuştur.

Lizzie'nin sosyal hayatı..

Ailesiyle hayatını Fall River kasabasında 3 katlı bir evde ablası, babası ve üvey annesi ile geçirmekteydi. Lizzie'nin babası bölgede bir bankada müdür olarak görev yapmaktaydı. Maddi olanakları çok iyi olmasına rağmen cimri bir yaşam sürmektelerdi. Bu durumu o kadar çok benimsemişlerdi ki kendilerinden daha az maddi olanaklara sahip aileler lüks içinde yaşarken Borden ailesi her türlü masraftan kaçınıyorlardı. Tabi bu durum Lizzie ve ablası Emma'yıda psikolojik olarak etkilemiş hatta Lizzie'nin kleptomani hastalığına yakalanmasına sebep olmuştur. Bu durum çevredeki birçok kişi tarafından bilinmekte ve zaman zaman yaşanan hırsızlık olaylarında Lizzie'ye hep şüpheli yaklaşmışlardır. Abla Emma ise Lizzie'ye göre daha aklı başında bir karaktere sahip olduğu söylenmektedir. Olayın gerçekleştiği yılda Lizzie 32 ablası Emma 39 babası Andrew 70 üvey annesi Abby ise 64 yasındaydı. Aileyi çevre bu aşırı tutumundan dolayı pek sevmez hatta düşmanları dahi olduğu söylenmişti. Cinayetin işlendiği sırada evde aile ile birlikte kalan hizmetçi Bridget Sullivan kalıyordu.

Cinayetin işlendiği gün..

Cinayet 4 Ağustos 1892 yılında Massachusetts'te Fall River kasabasında ailenin kaldığı 3 katlı evde gerçekleşmiştir. Cinayetin delilleri önce üvey anne Abby'nin ve daha sonra baba Andrew'ın öldürüldüğünü göstermektedir. Olay sırasında ev içinde Lizzie, Andrew, Abby ve hizmetçi Bridget bulunuyordu. Abby ve Andrew'ın öldürülme şekli aynıdır. İkiside birçok kere balta ile zarar verilerek öldürülmüştür. Mahkemede savunulduğu üzere olay, ilk olarak anne Abby üst katta öldürülür ve daha sonra baba Andrew salonda aynı şekilde öldürülür. Bu sırada Lizzie'nin annenin dışarı çıktığını söylemekte ve kendisinin misina ipi için ahırın olduğu yere gittiğini ve döndüğünde babasını salonda kanlar içinde gördüğünü söylemektedir. Abla Emma halen evde değil ve hizmetçi Bridget odasında dinlenmekte olduğu söylenmektedir. Cinayetleri gören Lizzie polisi arayarak ve çevredekilere haber vererek yardım istemiştir.

Lizzie'den neden şüphelenmişlerdi..

Cinayetin işlendiği sırada evde kimsenin olmadığını sadece Lizzie ve hizmetçi Bridget'in olduğu söylenmektedir. Lizzie'den şüphelenmelerin bir nedeni de onun psikolojik olarak çok iyi durumda olmayışıdır ve ailede devamlı kavga içinde olmaları fakat bunlar cinayeti işlediğinin elbet kanıtı değil. Polisler araştırmaları sonucu birçok delile ulaşmışlar. Cinayet aletinin balta olduğu ve araştırma sonucunda evin içinde sapı kırılmış balta bulunması cinayeti ev içinde işlendiğini güçlendirmişti. Hizmetçi Bridget cinayeti haber almadan bir kaç saat önce Lizzie'nin yukarı katta bir kahkahasını duyduğunu söylemiş ve Lizzie'nin bir kaç gün önce evdeki böcekleri öldürmek için asit almak istemiş fakat alamamıştı. Cinayetten birkaç gün sonra cinayet aleti baltanın kırık sapı evin farklı bir yerinde bulunmuş ve komşularında eve o saatlerde kimsenin girip çıktığını görmeyişi, cinayetten sonraki günlerde Lizzie'nin komşusunun yanında elbisesinde kırmızı boya olduğunu söyleyerek yakması katilin Lizzie olduğunu güçlendirmişti. Yinede yapılan birçok incelemeye rağmen Lizzie bir şekilde kendini savunabilmiş ve suçlu olduğunu kanıtlayamamışlardı.

Bu kadar delile rağmen neden kanıtlanamadı..

Çünkü birçok delile rağmen Lizzie kendini bir şekilde aklamıştır. Cinayet saati neden yaz gününde balık tutma alışkanlığı olmamasına rağmen sıcakta dışarda misina ipi aramıştı? Elbisesinde kan lekesi varsa neden bunu komşusunun gözü önünde ortadan kaldırmaya çalıştı? Hizmetçi Lizzie'nin o gün tek kıyafet giydiğini söylemiş eğer cinayeti o işlediyse böyle korkunç iki cinayette neden üzerinde hiçbir iz yok? Birçok soruya rağmen Lizzie'nin suçluluğu kanıtlanamamış ve mahkeme bir süre sonra onu beraat etmiştir.

Beraatinden sonra..

Beraat ettikten sonra Lizzie aynı evde yaşamış ablası Emma ise bir süre sonra ayrılmıştır. Abla Emma cinayetin Lizzie tarafından yapılmadığını savunuyor bu konuda kardeşine güvendiğini belirtiyordu. Yıllar boyunca bu evde kalmış ve çevredekilerin korku dolu bakışlarına umursamamıştır. Lizzie o kadar sakin ve soğukkanlılıkla bu durumu karşılamıştır ki herkes onun bu haline şaşırarak bakmıştır. 1927 de vefat etmiş ve kendisinden birkaç gün sonra ise ablası Emma vefat etmiştir. Amerika'da büyük bir korku uyandıran bu vaka açığa kavuşturulamamış ve Lizzie özgür olarak ölmüştür.

Lizzie'den kalan o tekerlemede..

Lizzie Borden baltayı aldı
Annesine kırk kere salladı
Ne yaptığına bakınca
Babasına da kırk bir kere salladı

İnsan beyninde çözülemeyecek kadar zor, tahmin edilemeyecek kadar karmaşık duygular ve arzular vardır. O arzuların karanlık olanlarına gelince; işte onlar oldukça soğuktur ve kişiyi adeta buzdan bir kütleye çevirir. Gözleri kör eden bu ürkütücü ruh halleri, insanın aklının ucundan bile geçiremeyeceği şeyleri yapmasını sağlar. Benim işim, karanlıkta kalmış bu insanların yol açtığı kötülükleri sona erdirmek.